Zamanın Yönü Gerçeğe Doğrudur

  

Zaman gerçeğe doğru akar,

Gerçek de zamanına...

Hiç değişmez bir kuralı var bu hayatın “gerçek gerçekleşir”.

Bir şeyin gerçekliği ileride karşına çıkar mutlaka..

Zaman sahte ile ayrışır, birleşemez. Çünkü sahte ömürsüzdür,

Ömrü olmayan şey seni yolda bırakır..

Gerçek ise; yolda karşılaşacağın, seni bulacak olandır.

 

Yazının bu kadarı yeterliydi aslında…
Devamına gerek yoktu…
Ama ben yine de yazayım..

 

Her şeyi zaman akıtır;

Su yolunu bulur,

Dereler denizini bulur,

Zaman da gerçeğine akar,

İnsan gerçeğine varmaz mı?  

 

Ağızdan dökülür harfler,

Her biri kelimesini bulur,

Kelimeler cümlelerine kavuşur,

Cümleler anlamlarını bulmak ister,

Anlamlar etkiler gerçekliği miktarında,

Anlamlar yok olur sahteliği miktarında.

 

“Yalanın ömrü kısa” dedi birileri,

Uzun ya da kısa,

Sahte söz zamanla yarışamaz..

Açığa çıkar eninde sonunda..

Derler bir gün “meğer hepsi yalanmış”.

 

Zaman gerçeğe doğru akar,

Siler süpürür tüm yalanları,

Kıskıvrak yakalar sahtelikleri,

Hangi sahtelik hakim olmuş uzun süre?

Hangi sahte para kabul görmüş?

Ya da sahte bir aşk..

Sahte bir söz..

 

Uyanır doğa, uyanır insan her sabahın gerçeğinde,

Hiç yalanı yoktur kuşların, ne öterken ne susarken..

Sahte ile tanışmamıştır ağaçlar, ne açarken ne solarken,

Dağlar taşlar, denizdekiler ve karadakiler..

İnsan dışında tüm canlılar, hile bilmemiştir, öğretilmediğinden.

Gerçeği bilir, gerçeği uygularlar,

Sevilirler..  

Gerçeklik arttıkça sevgin artar,

Her şey gerçeğine akar,

Sevgi sahteyse anlaşılır zamanla,

Sevgi gerçekse anlaşılır zamanla,

Zaman gerçekten yanadır her konuda..

 

Her; gerçekten uzaklaşmak, sahteliğe yaklaşmak demek,

Sahteye yaklaşmak sonunda kaybetmek demek..

Zaman gerçekten yana,

Sahte zamanla yok olan bir şey..

 

Bilinmez değildir gerçek,

Apaçıktır her günün her anında.

Gözün gerçek, baktığın gerçek, ama gördüğün ne?

Ne engelledi gerçeği görmeni, ne kaybettirdi?

Nasıl sahte girdi hayatına ömürsüzlüğüne rağmen..

 

Gerçek gerçeğe kavuşmak ister,

Nedir engel olan arada?

 

İspatlanabilen gerçektir,

O yüzdendir ispatı olmayanın alaycılığı..

Küçümser de küçümser kendi acizliğinde..

Elindeki ispatsız olduğundan,

Sahte gider gerçek kalır..

 

Ne üzücü sahteden güç almaya çalışanların hali..

Ne üzücü sahteliğin süsünde kaybolanların hali..

Ne üzücü gerçek lezzetten kendini mahrum edenler..

Ne üzücü arayışı bitmeyenler..

Ömrü kısa sahteyi içine alanlar..

Ne üzücü..

 

Ne mutlu gerçeği arayanlara,

Ne mutlu gerçeği bulanlara,

Ne mutlu gerçeği içine alanlara,

Ne mutlu gerçekle yaşayanlara..

 

Zaman gerçekten yanaysa; bahtiyar olacak olan onlardır…

 

 ""Deneyimsel Tasarım Öğretisi" insanın amacını amaç edinen gerçeklik ilmidir.  İnsanın daha mutlu ve başarılı olması için deneyimlerden yola çıkarak, stratejiler üreten bir öğretidir. 

 "Kim Kimdir" ile başlayan, "İlişkilerde Ustalık" ve "Başarı Psikolojisi" ile devam eden programları; insanların kendi dünlerine göre daha mutlu ve daha başarılı olmalarına katkı sağlar. 

 “İnsanoğlu, yeryüzünde var olduğundan beri, en büyük dostu ve düşmanı hiç  değişmedi... Aynada ki kişi...Tek başına neler yapabileceğini keşfet; Yahya Hamurcu“