Yazdan kalma bir güne uyanmıştı. Ama duygularında fırtınalar kopuyordu. Aldığı mesaj onu çok üzmüştü. “Hayat bana yine yalan söyledi!” diye mırıldandı. Neden? Neden hep böyle oluyordu?
Yine sevdiği tarafından terk edilmişti. Açıklama bile aynıydı; “Sen çok iyi bir insansın. Daha iyilerine layıksın. Ciddi bir ilişkiye hazır değilim. Seni seviyorum ama yürütemeyeceğim.” Başta her şey yolunda giderken, hangi sebep onu buralara getiriyordu. Üstelik tamda gerçek bir eş buldum derken, ne oluyordu da her şey başladığı yere geri dönüyordu?
“Yok, yok bu işin bir kuralı var. Ama ben bilmiyorum” dedi. Oysa ilişki uzmanı olduğunu düşünür ve arkadaşlarına öğütler verirdi. Anlattıklarını kendinde uygulayamıyordu! Aynı sebepler, aynı sonuçları doğuruyordu. Böyle deneye, yanıla nasıl yol kat edecekti? Artık duygusal olarak çok yıpranmıştı. Kimseye güvenemez olmuştu. Durdu ve etrafındaki mutlu çiftleri düşündü. Fazlası vardı, eksiği yoktu! Onları aramaya ve ilişkilerini nasıl yıllarca sürdürebildiklerini öğrenmeye karar verdi. Hem kim bilir, belki onları dinlerken, nerede hata yaptığını da bulurdu.
Aslında günler öncesinden başlayan ilgisiz tavırlardan, bir şeylerin yolunda gitmediğini anlamıştı. ‘’Yine aynı şeyleri yaşamam’’ diye düşünmek istiyordu. Bol köpüklüsünden bir kahve yaptı. İştah falan kalmamıştı. Bir yandan düşünüyor bir yandan, kahvesini yudumluyordu. İşaretler bir bir gözünün önüne gelmeye başladı. İyi de tüm bunları, neden o zaman değil de şimdi fark ediyordu? Her detayda, “Ne kadarda salağım, bunu nasıl göremedim?” diyerek kendine kızıyordu.
‘’Hayat yalan söyler miydi? Söylüyorsa, bir tek bana mı söylüyor?’’ diye düşündü. Kendiyle yüzleşti, ilişkide yaşadıklarını düşündü. Canını sıkacak her şeye gözlerini kapatıp, kendini minicik mutluluklarla avuttuğunu fark etti. Şu iki yılda, iki kez sevindiyse, yirmi kez mutsuz olmuş, hayal kırıklığı yaşamıştı.
Sahi mantık terazisine ne olmuştu? Tüm olup bitenleri düşünüp tartsa, ilişkisinin çok da uzun ömürlü olmayacağını kestirebilirdi. Ayrılırsa çok üzüleceğini düşünerek, erteledi. Şimdi daha mı az üzüldü? Elinde boşa geçmiş olduğunu düşündüğü 2 sene kalmıştı. Peki onu ne yapacaktı?
Yoruldu tek yapmak istediği uyumak ve her şeyi unutmaktı. Düşündükçe fark edemediği detaylar aklına geliyor ve çok canı yanıyordu. Ağlamaya başladı “Off ya yine mi depresyona gireceğim? Bu can sıkıntısından nefret ediyorum” dedi. Bu üçüncü kez başına geliyordu. Daha öncekileri düşündü? Bir şekilde iyileştirmişti kendini. Zaman her şeyin ilacıydı. “Bu sefer durup vakit kaybetmeyeceğim” dedi hızla kalktı ve duşa girdi. Her zaman su ona iyi geliyordu.
Mutlu olmak için illa hayatında birisi mi olmalıydı? Yirmi dört yaşında ilk kez biriyle çıkmıştı. Bir iki gün karnında kelebekler uçmuştu ama sonrası hep karın ağrısı! Hayatında kimse yokken çok daha mutlu olduğu günleri hatırladı. Bir yandan yatıp uyumayı, bir yandan evden çıkıp gitmeyi düşünüyordu. Giysi dolabını açtı ve hızlıca giyinmeye başladı. Biraz daha düşünürse, vazgeçeceğinden korktu. Arkadaşının tavsiye ettiği ama vakitsizlikten dolayı, uzun zamandır ertelediği bir eğitim vardı. Aradı ve kayıt olmak üzere yola koyuldu.
İnsanlar bazen yalan söyler, bazen acele eder, bazen sabırsız davranır, bazen uzun tartışmalara girer, işine gelmezse de yarı yolda bırakırdı. Ama hayat, okuyabilen için tüm gerçekliği sayısız işaretle aktarıyordu. Türlü yollar ve türlü imkanlar sunuyor, kimsenin seçimine karışmıyordu.
Peki insan seçimlerini neye göre yapmalıydı? Gerçek neydi? Sahte neydi? Hangi yol, kişiyi dününden daha mutlu ve başarılı olmaya sevk ederdi?
""Deneyimsel Tasarım Öğretisi" insanın amacını amaç edinen gerçeklik ilmidir. İnsanın daha mutlu ve başarılı olması için deneyimlerden yola çıkarak, stratejiler üreten bir öğretidir.
“İnsanoğlu, yeryüzünde var olduğundan beri, en büyük dostu ve düşmanı hiç değişmedi... Aynada ki kişi...Tek başına neler yapabileceğini keşfet; Yahya Hamurcu“
13 Yorumlar
Elinize sağlık 🌷
YanıtlaSilÇok akıcı bir yazı. Bir solukta okudum..
YanıtlaSilHayatta işaretleri okuyabilmek gerçekten insana +1 katiyor
YanıtlaSilHikayede hayatında üçüncü defa aynı hazin sonucu alan bir kişi anlatılmış. Kimbilir kaçımız farklı olaylarda da istemediğimiz ne çok sonuçla karşılaşıyoruz. Ne güzel anlatmışsınız seçimlerimizi neye göre yaptığımıza dikkat çekmemiz gerektiğini👍 Kaleminize sağlık 👍🌺
YanıtlaSilÇok güzel
YanıtlaSilKaleminize sağlık
YanıtlaSilAslında hepimizin de yaşadığı sıkıntıları ne kadar da güzel anlatmış kaleminize sağlık
YanıtlaSilBazen aynı ilişkilerimize benzer problemler yaşarız ve düşünürüz neden sürekli tekrar ediyor diye aslında bize gelen işareti doğru okumaktır bizi çözüme ulaştıran…
YanıtlaSilİnsanın buldukları, arayışındandır🪻
YanıtlaSilİnsanın kendini uzman zannettiği konularda, ne kadar cahil olduğunu görmesi, hem acı verici, hem sevindirici hatalardan ders çıkarabilme ümidiyle yüreğinize sağlık🤗
YanıtlaSilHayat okuyana işaretlerini yağdırır oysa...
YanıtlaSilİnsanın bir arayış içinde olması oturup beklemesinden çok daha iyi birşey👍🏼
YanıtlaSilarayan bulur demişler:)
Yazının 2. bölümü gelir miii 😊
YanıtlaSil